İdarecilerimiz ve Öğretmenlerimiz IX. Antalya Sempozyumunda...
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği tarafından düzenlenen geleneksel Antalya Sempozyumlarının dokuzuncusu 28-30 Ocak 2010 tarihlerinde Antalya Sheraton Oteli’nde gerçekleştirilmiştir. Milli Eğitim Bakanımız, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı, Okul Öncesi Eğitimi Genel Müdürü, İlköğretim Genel Müdürü, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü ve Yardımcısı, Eğitim Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı, ÖSYM Başkanı, 6 Özel Öğretim Kurumları Dernek Başkanı, İngiltere, Belçika, Hollanda’dan 7 yabancı akademisyen, ülkemizin önde gelen üniversitelerinden 14 bilim insanı, bürokrat ve işadamları, basın mensupları ve 650 civarında özel okul kurucusu, yöneticisi ve öğretmenin katılımıyla gerçekleşen “Okulda Yenilenme - Rebuilding The Education System” Sempozyumunun Sonuç Bildirgesi ekte sunulmuştur.
Sempozyum
Sonuç Bildirgesi İçin Tıklayınız.
Lise ve İlköğretim Müdürlerimiz Satenik Nışan ve Arlin Yeşiltepe, Fen ve Teknoloji öğretmenimiz Elizabet Minaslı ve ingilizce öğretmenimiz Culya Yapıcı Türkiye Özel Okullar Birliği'nin düzenlediği IX. Antalya Sempozyumuna katıldılar.
Özel
Okullar Birliği'nin gerçekletirdiği 9. Antalya Sempozyumu hem yurt içinde
hem de yurt dışındaki okulları birbirine yakınlaştırmıştır. Değişen dünyada
artık geleneksel bakış açımızdan sıyrılıp yenilikçi, işbirlikçi ve değişime
açık birer öğretmen rolü edinmemiz gerektiği vurgulanmıştır. Yapılan çalıştaylarda
artık sorunları tartışmak yerine çözümlere yönelik çalışmalar yapılmıştır.
Çeşitli ülkelerdeki değişik okul modelleri incelenmiştir. Bunun sonucunda,
sürekli mutsuz ve isteksiz olduklarından yakındığımız öğrencilerimiz için
değişmek zorunda olduğumuz ispatlanmıştır. Bu sempozyuma katılmak benim de
bir öğretmen olarak ne yönde çalışmalar yapmam gerektiğini gösteren bir yol
gösterici olmuştur.
Culya YAPICI
Özel
Okullar Birliği tarafından düzenlenen 9. Antalya Sempozyumu ile gelişen ve
değişen dünyada öğretmenlerin de bu hıza ayak uydurabilmeleri için gelişmesi
ve değişmesi gerektiğinin altı çizilmiştir. Öğretmenler artık öğreten, ezberleten
kimliklerinden kurtulmalı, öğrencilerine yol gösteren, öğrencilerin yaparak,
anlayarak, sorgulayarak, araştırarak öğrenmelerini sağlayan rehberler konumuna
gelmelidirler. Hem çalıştaylarda hem de oturumlarda üzerinde ısrarla durulan
nokta öğrencilerin bilgiyi alan konumundan bilgiyi kullanan konumuna gelmelerini
sağlamanın öğretmenlerin en önemli amaçlarından biri olması gerektiğidir.
Yapılan çalıştay ve oturumlarda sadece eğitim sisteminin sorunları değil,
aynı zamanda bu sorunların olası çözümlerinden de bahsedilmiş, öğretmenler
ve yöneticiler deneyimlerini birbirleri ile paylaşarak birbirlerine yol göstermişlerdir.
Ayrıca yurt dışından gelen katılımcılar sayesinde değişik okul modelleri ve
okul programları ile tanışma fırsatımız olmuş, bu programların eğitim sistemimize
ne kadar uygulanabileceği de tartışılmıştır. Kısaca katıldığım bu sempozyum,
bir öğretmen olarak ne tür çalışmalar yürütmen gerektiği, fen eğitiminde izlenmesi
gereken yollar hakkında bana yol gösterici olmuştur.
Elizabet Minaslı